Halk ortasında eklem kireçlenmesi olarak isimlendirilen “Osteoartrit” hastalığıyla ilgili bilgiler veren Op. Dr. Keyifli Güngör, hareketsiz hayat ve sigara kullanımının insan hayatının kalitesini düşürdüğünü belirtti.
Kireçlenmenin eklem kıkırdağının bütünlüğünde bozulmaya neden olduğunu belirten Güngör, “Halk ortasında kireçlenme diye isimlendirilen bu hastalık en sık el, diz, kalça ve omurga eklemlerinde görülür. Hastalık, primer (birincil) ve sekonder (ikincil) osteoartrit olmak üzere ikiye ayrılır. Primer osteoartrit eklem kıkırdağındaki dejenerasyona bağlı gelişen doğal bir süreçtir. Sekonder osteoartrit ise travmalar, enfeksiyonlar, genetik hastalıklar ve eklem yapısını bozan gelişimsel kalça çıkıklığı üzere çeşitli altta yatan hastalıklara bağlı olarak gelişir
Hastalık yavaş yavaş ilerlediğinden belirtileri de geç fark edilir. En sık semptomu eklem ağrısıdır. Ekseriyetle ağrı fizikî aktiviteyle artar. Ayrıyeten eklemde şişme, hareketlerde kısıtlılık, deformite ve işlevsel kayıp eşlik edebilir. Hastalığın en değerli risk faktörleri; bayan cinsiyet, ailesel genetik yatkınlık, yüksek kilo ve ilerleyen yaştır. Buna ek olarak hastalık sigara içenlerde daha sık görülür seyri de daha süratli ilerler” diyerek sigaranın eklemlerde kireçlenmeye de neden olduğunu kaydetti.
Yaşam kalitesine olumsuz tesir eden kireçlenmenin, genç yaştaki şahıslara nazaran ileri yaştaki bireylerde görülme ihtimali daha yüksek olduğunu kaydeden Op. Dr. Güngör, “Dizdeki kıkırdağın rastgele bir sebepten ötürü harabiyetiyle oluşan diz kireçlenmesinin genetik, fizikî aşınma, obezite üzere muhakkak sebepleri vardır. Genetik değimiz, ailede kıkırdak yapısının zayıf olması, romatizmal hastalıklar, hareketsiz hayat üslubu ve dizin çok kullanımı yani çok fazla çömelme-kalkma içeren işler diz kireçlenmesinin sebepleri ortasındadır. Diz kireçlenmesinin belirtilerinden bahsedecek olursak, ekseriyetle dizin art tarafına daha fazla vuran ağrı, çömelme-kalkma, merdiven çıkma üzere işlerde zorlanma olabilmektedir. Kireçlenme ilerledikçe hastaların yürümesinde bozukluklar meydana gelebilmektedir” dedi.
ÇAĞRIDA BULUNDU
Diz kireçlenmesinde hastanın yaşına ve kireçlenmenin derecesine nazaran değişen tedavi modelleri uyguladıklarını da kaydeden Op. Dr. Keyifli Güngör, “Diz kireçlenmesi ilerleyici bir hastalıktır. Bu nedenle erken yakalanırsa ilerlemesi durdurulabilmekte, kıkırdaklar korunabilmekte ve tedavide muvaffakiyete gidilebilmektedir. Bu tedavi modellerinden bahsetmek gerekirse en kolay prosedürle hastalarımıza kilo vermeyi ve antrenman önermekteyiz. Ağrı kesici ilaçlar, jeller, dize uygulanan sıvı iğneleri, PRP (kendi kanından yapılan diz sıvısı) kök hücre tedavileri, diz protezi dediğimiz büyük cerrahilere kadar değişen tedavi metotları mevcuttur” diyerek sağlıklı bir ömür için herkesi öncelikle doğal ve istikrarlı beslenmeye, durumuna nazaran spor yapmaya ve başta sigara olmak üzere ziyanlı alışkanlıklardan uzak durmaya çağırdı.