GÖZ ETRAFI YÜZÜMÜZÜN BİRİNCİ YAŞLANAN BÖLGESİ
Göz kapağı sarkmasının neden oluştuğuna değinen Op. Dr. Elibol, “Göz etrafı derisi bedenimizin en ince derisidir. Yaş, genetik ve çevresel etmenlere bağlı olarak yüzümüzün birinci yaşlanan bölgesidir. Bağlantıda birinci odak noktası göz ve etrafı olduğundan yaşlanma belirtileri çabucak fark edilir. Dermatoşalazis dediğimiz göz kapağı sarkması, çoğunlukla yaşla bir arada cildin elastikiyetini ve hacmini kaybetmesi ve yer çekimine bağlı olarak vakitle uzamasıyla oluşur. Ayrıyeten yüzümüzdeki yağ yastıkçılarını destekleyen zarlar ve ligaman dediğimiz hamak formundaki asıcı yapılar gevşeyerek bu bölgelerin sarkmasına, torbalanmasına sebep olur” sözlerini kullandı.
CERRAHİ BİR İŞLEM
Blefaroplasti ameliyatının hem estetik hem işlevsel istikameti olan bir cerrahi prosedür olduğunu lisana getiren Op. Dr. Elibol, “Göz kapağının sarkıp bollaşması üst görme alanında daralmaya sebep olabilir. Ayrıyeten göz kapağının üzerindeki gevşemiş, hacmi artmış, ağırlaşmış cildi göz kapakları taşımakta zorlanır. Hastalar daha uygun görmek için gün boyunca farkında olmadan kaşlarını kaldırarak görme alanını açmaya çalışırlar. Bu refleks hareket gün sonuna hakikat kaş etrafı, alın ve baş ağrısı olarak kendini gösterir. Estetik açıdan ise hastalarımız far aralıklarının olmadığını, makyaj yaparken rimelin kapaklara bulaştığını, eyeliner çekemediklerini, fotoğraflarda gözlerinin daima kapalı ya da uykulu göründüğünü, günlük hayatta insanların ‘Yorgun musun’ üzere sorularına maruz kaldıklarını belirterek bu durumdan kurtulmak için bize başvurmaktadırlar” diye konuştu.
18 YAŞ ÜSTÜ HERKESE UYGULANABİLİR
Blefaroplasti ameliyatının kimlere yapılabileceği konusuna değinen Op. Dr. Elinol, “Fonksiyonel ya da estetik açıdan rahatsız olan 18 yaş üstü herkese uygulanabilir. Blefaroplasti çoklukla lokal anestezi ile yapılmaktadır. Sistemik hastalığı sebebiyle genel anestezi alamayan hastalara da yapılabilmektedir. Yatınca önemli nefes darlığı olan ve denetim edilemeyen panik atağı olan hastalarda ise sedasyon tercih edilir” dedi.
YEŞİL ÇAY, OMEGA ÜZERE KAN SULANDIRAN DESTEKLER TÜKETİLMEMELİ
Ameliyat öncesi neler yapılabileceği hakkında da bilgi veren Op. Dr. Elibol, “Öncelikle denetimsiz diyabet ya da hipertansiyonu olan hastaların olağanlaşması beklenir. Hasta şayet antikoagülan dediğimiz kan sulandırıcı ilaç kullanıyorsa bunu kesinlikle doktoru ile paylaşmalıdır. Kan sulandırıcı kullanımı bazen ilacın değiştirilmesini bazen kesilmesini bazen de motamot devam edilmesini gerektirir. Ameliyat öncesi yeşil çay, Omega üzere kanı sulandıran destek ve besinlerin kullanımı sınırlandırılmalıdır” açıklamasında bulundu.
KİŞİYE ÖZEL YAPILMALI
Blefaroplastinin bireye özel tasarlanması gerektiğine dikkat çeken Op. Dr. Elibol, şu bilgileri paylaştı:
AMELİYAT SONRASINDA AĞRI OLMAZ
Lokal anestezi yapılırken az da olsa yanma hissedilebileceği söyleyen Op. Dr. Elibol, “Ameliyat sırasında ya da sonrasında ağrı olmaz. Üst kapak ameliyatı her iki kapak için yaklaşık 30-60 dakika ortası sürerken, alt kapak ameliyatı 45-90 dakika ortasında sürmektedir” sözlerini kullandı.
GÖZ KAPAKLARI HASSAS BİR HALDE KORUNMALI
Göz doktorları olarak önceliklerinin görme ve göz sıhhatinin korunması olduğunun altını çizen Op. Dr. Elibol, şunları söyledi:
“Göz kapakları gözün yüzeyini kapatarak korur ve kurumasını maniler. En sık yapılan yanılgılar göz kapağı cildinin fazla alınmasıyla gözün açıkta kalmasıdır. Ameliyat öncesinde hassas ölçüm ve çizimlerle göz kapağının işlevini müdafaaya itina gösterilmelidir. Üst kapak blefaroplastisi doğal katlanma çizgisinden, alt kapak blefaroplastisi ise kirpik altından ince derili bölgeden yapıldığı ve çok ince iplerle estetik dikişler atıldığı için besbelli bir ameliyat izi kalmaz.”
HASTANEDE YATIŞ GEREKMEZ
Ameliyat sonrasında yapılması gerekenleri anlatan Op. Dr. Elibol, “Ameliyat sonrası hastaların gözü kapatılmaz. Hastanede yatış gerekmez. Hastalarımız günlük hayata çabucak dönebilirler. Ameliyat sonrası 2 gün buz pansumanı önerilir. 2-3 hafta ağır aktiviteler önerilmez. Üçüncü günden sonra hastalar yüzünü yıkayabilirler. 7-10 günde dikişler alınır. Bu müddette göz kapaklarında şişlik ve morluk olabilir. Kalıcı bir ameliyat olsa da yer çekimi ve yaşlanma devam ettiği için uzun yıllar içinde tekrar oluşma ihtimali vardır” diyerek kelamlarını noktaladı.