Japon uzmanlar, dünya genelinde yaklaşık 200 bin kişinin sahip olduğu ALS hastalığının erken teşhisinde umut olacak bir çalışmaya imza attı.
Tokuşima Üniversitesi Biyomedikal Bilimler Enstitüsü ve Wakayama Seikyo Hastanesi’nden bir küme araştırmacı, motor nöronları dejenere olan ALS hastalarında görülen kas seğirmelerini mercek altına aldı. Hastalığın erken belirtilerinden biri olabilen kas seğirmelerinin bir iç kas kümesinde gerçekleşmesi halinde çıplak gözle fark edilemediğini göz önüne alan bilim insanları, kas seğirmelerini gözlemleyebilmek için klâsik ultrason aygıtlarını kullandı. 100 ALS hastası ve 100 sağlıklı bireydeki 15 kas kümesinin hareketlerini gözlemleyen takım sırt, kol ve baldır kasları dahil 8 kas kümesinde olağandışı seğirme yaşayan deneklerin yüzde 95,6’sının ALS belirtileri gösterdiğini saptadı.
TANIYI KOLAYLAŞTIRABİLİR
ALS’nin erken evresindeki hastaların başlangıçta hafif seyreden semptomlar nedeniyle genelde uzman tabiplere danışmak yerine aile tabiplerini tercih ettiğini hatırlatan bilim insanları, ultrason aygıtlarının kolay ulaşılabilir olması nedeniyle aile doktorlarının de kuşkulu olayları tespit edebileceğine dikkat çekti.
Şüpheli durumların uzman doktorlara erken bildirilmesi halinde teşhis imkanının kolaylaşacağını belirten uzmanlar, erken teşhis ve tedavinin ALS ile çabada kritik ehemmiyette olduğunu hatırlattı.
Erken teşhisi sıkıntı
Belirtileri öteki nörolojik hastalıklara benzediği için erken evrede teşhisi güç olan ALS, EMG (elektromyografi), MR (Manyetik rezonans görüntüleme), kan ve idrar testleri, lomber ponksiyon (belden omurilik sıvısı alma) ve kas biyopsisi prosedürleri ile teşhis ediliyor. ALS genelde yutmada zorluk, konuşmada bozulma, kaslarda kramplar ve seğirmeler, yürürken ayağın takılması, eşyaları taşımada zahmet ve yazı yazmada zorlanma üzere belirtilerle kendini gösteriyor.