Emtia piyasasında haftalık bazda orta ara olumlu bir seyir izlense de uzun vakittir tesirli olan satış baskısı geçen hafta da devam etti.
Jeopolitik risklerdeki artış, Çin’de Covid-19 salgını kapsamında devam eden “sıfır vaka” uygulaması ve güç krizi nedeniyle yaşanan enflasyonist telaşlar gündemin odağındaki yerini koruyor. Merkez bankalarının uyguladığı para siyasetlerinin resesyona yol açacağı ikazları da giderek yaygınlaşıyor. Kelam konusu gelişmelerle emtia piyasasında negatif bir seyir izlenirken, dolara olan talep de gücünü koruyor.
Perşembe günü yayımlanan ABD enflasyon dataları, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) bu yılın kalan iki toplantısında faiz oranlarını yine değerli ölçüde artıracağı ve büyümeyi yavaşlatacağı beklentilerini destekledi.
Banka’nın kasım ayı toplantısında 75 baz puanlık faiz artışına gideceği ihtimali yüzde 98’e yükselirken, 100 baz puanlık artırım beklentileri de fiyatlamalara girdi. Öte yandan, daha evvel 50 baz puanlık artırım beklenen Fed’in aralık toplantısına ait fiyatlamalar da 75 baz puan üzerinde ağırlaştı.
ABD’de Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), eylülde aylık bazda yüzde 0,4 ve yıllık bazda yüzde 8,2 ile beklentilerin üzerinde artış kaydetti.
Analistler, enflasyonist baskıların ekonomileri yavaşlatacağı ve talebi azaltacağına yönelik tasaların emtia piyasasında tesirini sürdürdüğünü tabir etti.
Geçen hafta altın yüzde 3, gümüş yüzde 9,3, platin yüzde 1,8 ve paladyum yüzde 9,3 azalış kaydetti.
Altın, beklentilerin üzerinde gelen ABD enflasyonunun daha agresif faiz artışlarına işaret etmesinin akabinde haftayı kayıpla tamamladı.
METALLERDE GENEL OLARAK AŞAĞI İSTİKAMETLİ BİR SEYİR HAKİM OLDU
Metallere de genel olarak aşağı taraflı bir seyir hakim oldu
Tezgah üstü piyasada bakır yüzde 0,9 ve kurşun yüzde 1,4 kıymet kazanırken, nikel yüzde 4,2, çinko yüzde 1,6 ve alüminyum yüzde 0,6 kıymet kaybetti.
Beyaz Saray’ın Rus alüminyumuna yaptırım uygulayacağına dair haberlere rağmen yüksek güç fiyatlarından ötürü talebin azalmasıyla alüminyum fiyatları geriledi.
Geçen hafta güç emtialarında da düşüşler görüldü. Brent petrol yüzde 7,2 ve New York Ticaret Borsası’nda süreç gören doğal gaz yüzde 4,4 geriledi.
Fiyatlardaki düşüşte, dünyanın en büyük petrol ithalatçısı Çin’deki ekonomik aktivitenin yavaşladığına dair haber akışı tesirli oldu. Çin ekonomisindeki yavaşlama, çok sayıda merkez bankasının yüksek enflasyonla çaba için faiz oranlarını artırmasıyla tetiklenen global sakinlik ve talep düşüşü telaşlarını kuvvetlendiriyor.
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC), yayımladığı aylık petrol piyasası raporunda, global petrol talebine ait artış öngörüsünü aşağı istikametli revize ederken, dünyanın en büyük petrol üreticisi ve tüketicisi ABD’nin ham petrol stoklarındaki artış öngörüsü de talep telaşlarını destekledi ve fiyatları aşağı istikametli baskıladı.
ABD Güç Enformasyon Yönetimi (EIA), artan talep tasaları ve arz istikametli belirsizliklere işaret ederek, bu yıl ve 2023’e ait petrol fiyatı iddiasını aşağı istikametli revize etti. EIA’nın “Ekim 2022 Kısa Periyot Güç Görünümü Raporu”nda, bu yıl için Brent çeşidi ham petrolün ortalama varil fiyatının 102,09 dolar olacağı varsayım edildi. Bu sayı, eylül ayı raporunda 104,21 dolardı.
TARIM EMTİALARINDA DALGALI BİR SEYİR İZLENDİ
Geçen hafta tarım emtialarında dalgalı bir seyir izlendi.
Chicago Ticaret Borsası’nda süreç gören buğday yüzde 2,2 ve pirinç yüzde 0,5 azalırken, mısır yüzde 1,1 ve soya fasulyesi yüzde 1,2 arttı.
Şeker yüzde 0,8 paha kazanırken, kahve yüzde 9,5, pamuk yüzde 1,4 ve kakao yüzde 1 paha kaybetti.
Ekili alanların azalmasıyla üretime yönelik kaygılar soya fasulyesi fiyatlarının yükselmesine neden oldu.
Vadeli süreç ve emtia piyasaları uzmanı Zafer Ergezen, ABD’de enflasyon verisinin beklentilerin üzerinde gelmesinin emtialar genelinde satışlara yol açtığını belirterek, emtialarda üretimdeki düşüşe karşın yüksek enflasyon nedeniyle merkez bankalarının faiz artırımlarına devam edeceği telaşlarının olduğunu söyledi.
Kahvenin geçen haftayı bedel kaybıyla tamamladığını aktaran Ergezen, Brezilya’da artan yağışlar ile bir arada kahve üretimine yönelik beklentilerin yükseldiğini, bunun da kahvede satış baskısının artmasına yol açtığını kaydetti.
Şekerdeki yükselişe değinen Ergzen, ”Brezilya’da şeker üretimi, evvelki yıla nazaran yüzde 12 düşüş gösterdi. Bu nedenle arz kaygılarında artış var” dedi.