Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) terör örgütü PKK içinde yönetici pozisyonunda bulunan isimlere yönelik nokta operasyonlarını ağırlaştırdı. PKK/KCK’nin “yürütme kurulu üyesi” olan “Berivan Zilan” kod isimli Hatice Hezer, 28 Temmuz’da Irak’ta; İstanbul Güngören’de 2008’de düzenlenen bombalı aksiyonun faillerinden PKK mensubu ‘Rüstem’ kod isimli Nüsret Tebiş de 30 Temmuz’da Suriye’de MİT’in nokta operasyonlarıyla öldürüldü.
Konuyla ilgili Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulunan eski Genelkurmay İstihbarat Lideri emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin, “Operasyonlar terörle gayrette konsept değişikliğini değil, tam bilakis terörle çaba stratejisinin çok taraflı boyutunun bir kesimini oluşturuyor. Terörle uğraş için kurumlar ortasında bir vazife paylaşımı var. Türkiye’nin ‘terörle kaynağında mücadele’ stratejisi kapsamında sınırötesinde Türk Silahlı Kuvvetleri, yurt içinde yüklü olarak jandarma teşkilatı eliyle İçişleri Bakanlığı terörle uğraş operasyonları yürütüyor. Irak ve Suriye sonunun derinliklerinde daha ‘özel’ olarak belirlenmiş amaçlara yönelik ise MİT bu tip nokta operasyonlar yapıyor” dedi.
İSTİHBARAT AĞI
MİT’in son devirde ağırlaşan operasyonlarının, ABD’nin, terör örgütü IŞİD yöneticilerine yönelik yaptığı operasyonlarla benzerlik taşıdığını kaydeden Pekin, “Bu tip nokta operasyonlar hem teknolojinin kullanılması hem de bölgede uygun bir istihbarat ağının kurulmasıyla mümkün. Bu türlü bir ağ kurulmuş görünüyor. Alınan istihbaratın uydu üzere insansız hava aracı üzere vasıtalarla teyit edildiği ve daha sonra harekete geçildiği anlaşılıyor. Kurumlar ortasında terörle çaba için istihbarat eşgüdümü olduğu da görülüyor” diye konuştu. Pekin, “Bu tip operasyonlar değerlidir, örgütün üst seviye takımlarında büyük bir baskı yaratır. Geride kalan yönetici takım üzerinde büyük bir baskı oluşur. Terör örgütünün haberleşmesinde, örgütsel faaliyetinde zafiyet meydana gelir. Bu tip operasyonların devamı şaşırtan olmayacaktır” değerlendirmesinde bulundu.