Ensar, Ulusal Eğitim Bakanlığı eliyle propagandasını yaptı

Türkiye’yi sarsan çocuk istismarının başrolündeki Ensar Vakfı, bu defa Ulusal Eğitim Bakanlığı (MEB) işbirliğinde ortaokul ve liselerde ödüllü “kitap okuma yarışması” ile gündeme geldi.

Ülke genelinde altı farklı kategoride ortaokul 6. ve 7. sınıf öğrencileriyle, liselerin hazırlık, 9. ve 10. sınıf öğrencilerinin katılacağı ödüllü müsabaka, Ensar Vakfı yürütücülüğünde ve MEB işbirliğinde düzenlenecek. Yarışta 6. ve 7. sınıf öğrencilerinin sorumlu tutulacağı Ensar Yayınları’na ilişkin “Sorularla 40 derste ahlak” kitabında ise bayanlara yönelik ayırımcı tabirler yer alıyor. Kitapta, “Bir bayan beş vakit namazını kılar, ramazan orucunu fiyat, iffetini korur, bir de kocasına itaat ederse, ona ‘Haydi cennetin hangi kapısından istersen gir’ denilir” ve “Erkeklerin haya ve iffeti hoştur. Ancak bayanların haya ve iffeti ondan daha güzeldir”, “Bunlar bir bayanı en pahalı kılan konunun iffet olduğunu gösterir” üzere sözlere yer veriliyor.

Aynı kitabın “Ders 16- Sıkıntı vakitlerin ilacı arkadaşlık ve dostluk” kısmında “Arkadaşlık ve dostluğun temelinde sevgi ve hürmet vardır. Allah’ın isteğine uygun arkadaşlık ve dostluklar şahısları kötülük ve kötülüklerden uzak fiyat. İslam inancına uygun olmayan dostluklar ise insanı ıstıraba sokar. Bu sebeple Allah (c.c.) ‘Ey iman edenler! Kendi dışınızdakileri sırdaş edinmeyin. Zira onlar size kötülük etmekten asla geri durmazlar, daima derde düşmenizi isterler..’ buyurmuştur” deniliyor.

Yarışmanın hedefleri ortasında ise “din derslerine ilgiyi artırmak”, “öğrencilerin kitap okuma oranını arttırmak”, “İslam inanç asıllarına yönelik temel bilgilerin öğrenilmesini sağlamak”, “inanç temellerine yönelik aktüel sorulara yanıtlar verme” üzere münasebetler gösteriliyor.

“LAİK EĞİTİMİN İÇİNİ BOŞALTMA ÇABALARI”

Bursa Vilayet Ulusal Eğitim Müdürlüğü, kentteki tüm okullara bir yazı göndererek kelam konusu yarışın uygun görüldüğünü bildirim etti. Yazıya reaksiyon gösteren Eğitim-İş Bursa Şube Lideri Yeliz Toy, “Bu maksatlar okullarda bir vakfın faaliyet yürütmesine müsaade vermek için gerçekçi bir neden ve münasebet değildir. Vilayet ulusal eğitim müdürü olarak Serkan Gür, öğrencilerin kitap okuma oranı düşükse gerekli tedbirleri almalı ve rastgele bir derse ilgi azlığı gözlemlenmişse vazifesini bir vakfa devrederek değil, eğitim-öğretim faaliyetini gerçekleştiren öğretmenlerle çalışmaları planlamalıdır” dedi. Müsabakanın laik, demokratik, yaratıcı düşünebilen, soran, sorgulayan, bağımsız kişilikli bireyler yetiştirmeyi hedeflemiş Türk ulusal eğitim sisteminin gayeleriyle çeliştiğini belirten Toy, “Çağdaş ve laik eğitim zıddı, Atatürk prensip ve ihtilalleri ile Cumhuriyetin ve ihtilal kanunlarının temel prensiplerine alışılmamış niyet ve faaliyetleri ile bilinen vakıflarla işbirliği yapmak, ulusal ve laik eğitimin içini boşaltma çabalarıdır” dedi.

Yorum yapın