Ece Dağıstan ile 2019 yılında İtalya’nın Milano kentinde nikâh masasına oturan ve 3 yıllık evliliklerini 30 Kasım’da noktaladıklarını duyuran müzisyen Fazıl Say, toplumsal medya hesaplarından yeni bir paylaşımda bulundu. Say, ‘zor’ dediği süreci sevenleriyle paylaştı.
Ünlü piyanistin paylaşımına çok sayıda yorum ve beğeni geldi.
— Fazıl Say (@fazilsaymusic) December 2, 2022
Geçen mayıs ayında babasını da kaybeden Fazıl Say, şu satırları yazdı:
“Yorumlara kapatmıyorum. Okuyun madem;
Hesaplaşıyorum!
Bakın, evvel bugünün hoş haberi. Kayıt dünyasının en itibarlı adreslerinden Alman Fono Forum mecmuası. Bach kayıdım için üstün bir tenkit.
Sevindim. ***** her vakit uygundur. Bir pandemi çalışması…
…
Ah hayat ah;
Babamın vefatını ve hesaplaşmasını tam atlatamadan,4-5 aydır bu ayrılma travmasını yaşadığım süreçte, sanırım 87 konser verdim 5 ayda. Müziğe sarıldım. İnatla. 87 kente gittim. Yorgun ve uykusuz. Kendi içimi aradım. Beni memnun eden şeyi. Beni ben yapan şeyi kaybetmemenin savaşını verdim. Ne uğruna? Hâlâ da; yalnızca müziğime konsantre olarak aşmak istiyorum hayatımın bu çok sıkıntı sürecini.
Sonuçta kimsenin konusu değil elbette.
Sevdiğimin gidişini engellemeyi başaramadım.
Başaramadım …
Bu aylarda şunu da öğrendim,
Sonuçta insanız makine değil, bir ‘Nasılsın?’ diye soran olduğunda seviniyoruz hayatta.
Olmadığında da yalnız hissediyoruz.
‘İyi misin Fazıl?’ diye soramayacak kadar uzakta olan bireyler hakikaten dost mudur ki?
O kadar uzakta değilim yahu..
WhatsApp :
çat!!
‘yeni hayatında bol talih ve memnunluk dilerim’!!!
ne bu ya?
Piyango bileti mi?
Kim bunlar? Ne dostu?
Neymiş ‘yeni hayatım’?
Ona neymiş?
Nerdeymiş bugüne kadar? diye soruyorum ben de kendime..
Ah vakit ah;
Yaratmak, üretmek, tüm dünyaya koşturmak, sevdiklerine vakit ayıramamanın tasası, ‘zaman ile sevginin çeliştiği’ devirler olabiliyor, ve her şey için her kes için tüm iyiyi dilememize karşın başaramıyoruz.
Şansa pek de inanmıyorum.
Mutluluk ise uzaydan inen bir şey değil.
Elde, ektiğim tohum ve fidanlarla büyüttüğüm ‘bir bahçem’ olması benim mutluluğum.
Yanlış mıyım?
Bir iki uydurma bildiri ile dost mu olunuyor, dostluk bir emek bir dayanışma içermiyor mu?
Ben bir kurum değilim. Beşerim.
Ah şu maskeleri ah şu maskeleri…
Çok emek verdiğim
Bach dostum ama…
Başardığımız şeyler de var, fotoğrafta gördüğünüz üzere.
Hepimize kalıcı olsun.
Şunu da ekleyeyim bu kayıt ile ilgili; ‘daha da uygununu yaparım ve yapacağım’ (2040’dan önce)
‘YENİ HAYATIM’ tohumlardır, ekeceğim. Memnunluk sonra gelir…
İçtenlikle.
#fazılsay”